Fındıkta don riskine karşı zorunlu sigorta önerisi

Giresun Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hamza Bölük, fındık üreticilerinin her yıl karşı karşıya kaldığı zirai don tehlikesine karşı devlet destekli tarım sigortasının (TARSİM) zorunlu hale getirilmesi gerektiğini söyledi. Bölük, üreticilerin, ürettikleri her 100 kilogram fındığın en az 2 kilogramını sigorta primi olarak ayırmaları gerektiğini vurguladı.

MECLİS KOMİSYONUNA GİRESUN’DAN NET MESAJ

Ordu’da Türkiye Büyük Millet Meclisi Zirai Don Meclis Araştırma Komisyonu tarafından düzenlenen toplantıda konuşan Bölük, don afetleri nedeniyle üreticilerin her yıl ciddi mağduriyet yaşadığını belirtti. Devletin bu tür afetlerde üreticilerin zararlarını tek başına karşılamasının sürdürülebilir bir yöntem olmadığını ifade eden Bölük, sigortanın tüm üreticiler için zorunlu hale getirilmesinin gerekliliğine dikkat çekti.

“ZARARIN BEDELİNİ DEVLET TEK BAŞINA KARŞILAYAMAZ”

Hamza Bölük, “Devlet hepimizin. Oluşan zararlar karşısında devletimizin bu tür afetlerde üreticilerin tüm zararını karşılaması artık mümkün değil. Bunun için her üretici, dönüm başına 100 kilo fındığın en az 2 kilosunu sigorta primine ayırmalı. Sigorta yaptırmayan zarar görür. Bu nedenle devlet destekli tarım sigortası yaptırılmasının zorunlu hale getirilmesini öneriyoruz.” şeklinde konuştu.

ZİRAİ DON DIŞINDA DA KRİZLER DERİNLEŞİYOR

GTB Başkanı Hamza Bölük, sadece zirai donla sınırlı olmayan daha kapsamlı sorunların da sektörde derinleştiğini ifade etti. Fındıkta asıl sorunun üretim düşüklüğü olduğunu belirten Bölük, çiftçilik faaliyetlerinin ciddi biçimde gözden geçirilmesi gerektiğini ve devletin üretimi teşvik eden yeni bir tarım politikasına geçmek zorunda olduğunu söyledi.

UZUN VADELİ POLİTİKA ŞART

Hamza Bölük, Türk fındık sektöründe alınması gereken acil önlemler ve çözüm önerilerini kısa notlar halinde komisyon heyetine sunduğunu da belirtti. Geçici çözümlerin yerine kalıcı politikaların oluşturulması gerektiğini vurgulayan Bölük, tarımın ve fındık üretiminin geleceği için devletin uzun vadeli, sürdürülebilir ve üretimi merkeze alan bir planlama yapması gerektiğini ifade etti.