Devlete teslim edilen iki Türk evlâdının hazin sonu!

Trabzon- Beşikdüzü’nde denizde boğularak can veren iki Öğrencimizin ruhları şâd olsun.

Yürekleri yanan anne ve babalarına sabırlar niyaz ediyor, ihmalleri sebebiyle bizlere büyük acılar yaşatan yetkili ve ilgilileri ise önce Allah’a, sonra yasalara havale ediyorum.

Suçlu kim?

Suç varsa cezası olmalı.

Vâli- Kaymakam- İlçe Milli Eğitim, Okul Müdürü- Belediye Başkanı, bu beşli suçludur.

Fırtına günlerdir bekleniyordu ve geleceği kesindi.

Karadeniz Ereğli’de büyük tahribatlara sebep olan ve hızla Doğu Karadeniz’e  doğru ilerleyen fırtına için tedbir alınmalı ve sahilde tehlike arz eden yerler tespit edilerek, vatandaşların yaklaşmamaları Belediye hoparlöründen sık sık duyurulmalı, Güvenlik Güçleri bilhassa mendirekler ve sahil bölgesinde devriye gezmeliydi.

İnsan canı bu kadar basite alınmamalı.

Bilhassa Kaymakam Bey, denizin azgın dalgalarını denize nazır olan makam odasından seyrederken, tehlikenin korkunç boyutlarını görüp İlçe Emniyet Müdürü, Belediye Başkanı, İlçe Eğitim Müdürü ve Okul Müdürleriyle acele olarak toplanıp güvenlik için alınması gereken tedbirleri görüşüp, bu tedbirler çerçevesinde güvenlik güçlerini harekete geçirmeliydi.

Bilhassa, Trabzon Vâlisi.

Vâli Bey, bir hafta boyu meteoroloji tarafından uyarılan fırtınaya karşı mutlak alınması gereken tedbirler için devrede olmalı ve İlçe Kaymakamlarıyla her an irtibat halinde olup, alınan güvenlik önlemleri hakkında bilgi alış verişinde bulunmalıydı.

Vâli Bey, altta kalanın canı çıksın mantığı ile Okul Müdürü hakkında soruşturma açtırarak, yaşanılan bu facianın kendi payına düşen sorumluluğundan kurtulamaz!

İnsan canı bu kadar basite alınmamalı.

Hayatının baharında iki TÜRK EVLÂDININ hesabını hukuk ve yönetmenlikler önünde kimler verecek?

Soruyorum;

Ortada büyük bir suç var!

Suç varsa, suçlular kimler?

Her nedense;

Ateş sadece düştüğü yürekleri yakıyor!

Şayet yürekler başkaları adına da yanmış olsaydı tedbirler alınır ve iki TÜRK EVLÂDI, ”Geliyorum, tedbirinizi alın” diye kükreye kükreye gelen azgın dalgalara kapılarak can vermezlerdi.

Herkesin ederi;

İnsanlara karşı olan merhameti ve taşıdığı sorumluluk duygusu kadardır.

İŞTE ACIKLI HALİMİZ BİZİM

Vatanımda sular akar başıboş;

Herkes birbirini kakar, başıboş.

Bozkırlardan topal bir tren geçer;

Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş.

Yanmaz da yürekler, ateşe atsan!

Bir kibrit bir orman yakar, başıboş.

Tarih, kutuplara kaçmış bir fener,

Buz denizlerinde çakar başıboş.

Yirmi dokuz harflik sözde aydınlar,

Yafta yazar, isim takar, başıboş.

Allah’im, sen acı bu saf millete!

Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş.

(N. F. K)