Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Elvan Işık Gezmiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde fındık başlıklı bir basın toplantısı düzenledi. Fındığın Giresun başta olmak üzere tüm Karadeniz’in geçim kaynaklarının başında gelen, baştacı bir ürün olduğunu ifade etti.
Milletvekili Gezmiş, “Kızlarımızın çeyiz parası, oğullarımızın asker harçlığı, Eylül ayında çocuklarımızın okul alışverişi onunla yapılıyor. Düğünlerimizi, özel günlerimizi fındık sonrası yapıyoruz. Yani Yöre insanı olarak fındıkla yaşıyor, yaşamsal kararlarımızı fındığa göre alıyoruz. Bizim fındıkla köklü, kopmaz bir bağımız var. Dolayısıyla bizler temel ihtiyaçlarımızda “fındık veresiye” alıyor, hasat sonrasına borçlanıyoruz. Biliyorsunuz ki sayısız derde deva , üzerine türküler bestelenen fındığımız dünyada söz sahibi olduğumuz, ülkemize hatırı sayılır döviz kazandıran, yerli ve milli, nadir bir tarım ürünü” dedi.
“ÜRETİCİ GİRDİ MALİYETLERİNİ KARŞILAYAMIYOR”
Fındık üreticisinin girdi maliyeleri karşısında ezildiğini belirten Gezmiş, “Fakat maalesef ülkemizde diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi fındık tarımında da var olan sosyo, ekonomik sorunlar acilen çözüm bekliyor. Bu sorunların başında tarım girdi maliyeTLeri geliyor. Artan girdi maliyetleri nedeniyle üretici bahçesine gübre ve ilaç atamaz hale geldi. Bu durum üretimi son derece olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Gezmiş basın toplantısında şunları kaydetti;
“Biz dünyanın en kaliteli fındığını ürettiğimiz halde, maliyeTLeri kurtaramadığı için neredeyse fındığımız dalda kalacak. Ayrıca yine önemli bir sorunumuz, Giresun’da ve bölgemizde dikim alanlarının yaklaşık “100 yıllık ekonomik ömrünü” doldurmak üzere olması sebebiyle fındık bahçelerimizin acilen yenilenmesi gerekliliği. Taktir edersiniz ki konu fındığın sadece bölgesel değil, aynı zamanda milli değerimizden biri olması sebebiyle beklenen iyileştirme ve destekler aciliyet taşıyor.
ÜRETİCİ BAĞ-KUR’UNU ÖDEYEMİYOR
Bu arada dünyada ki toplam fındık üretiminin yaklaşık olarak % 60’ı nın Türkiye’de gerçekleştirildiği gerçeğinden yola çıkarsak fındığın ne kadar stratejik bir ihracat ürünü olduğunu rahaTLıkla anlayabiliriz. İnanın fındık üreticilerimiz tarım BAĞ-KUR’unu ödeyemez hale geldi. Bir çiftçinin tarım BAĞ-KUR’u primi aylık 4 bin lira, bu da yıllık 48 bin lira yapıyor. Ortalama 1 – 1.5 ton fındık üretimi yapan bir üretici bu primi nasıl ödesin? Acilen tarım BAĞ-KUR’u primlerinin düşürülmesi gerekiyor. Sadece ekonomik değil, fındıkta sosyolojik sorunlarda üretimi olumsuz yönde etkiliyor. Farkında olduğunuzu düşünüyorum, gençler Bağkur primlerini ödeyemedikleri için bahçelerinden uzaklaştı, cennet gibi memlekeTLerini bırakıp büyük şehirlerde iş arayışına girdi, fındık üretimi artık genç neslin geçimini sağlayamıyor ne yazık ki, başta Giresun olmak üzere doğu Karadenizdeki fındık bölgesi en çok göç veren bölge durumunda. Sonuç; Giresun nüfusunun yaklaşık % 70’i göç etti.
TEKELCİ ZİHNİYET ZARAR VERİYOR
Bununla da bitmiyor, Fındıkta diğer önemli sorun da tekel. Maalesef fındıkta oluşan Avrupa menşeli bir şirket tekelci zihniyet oluşturmuş, Türk fındığını baskı altında tutuyor. Tekelci zihniyete karşı söylemden öte ciddi bir yaptırım uygulanmıyor. Yeni dönemde bu konunun üzerinde de hassasiyeTLe durulması gerekiyor. Fındık üreticisinin kooperatifi olan ve Giresun’da bulunan FİSKOBİRLİK’imizin güçlendirilmesi ve yeniden eski günlerine dönmesi aciliyet taşıyor. Yaşamımızda bu denli önemi olan fındığımızı daldan toplamaya kısa bir zaman kaldı. Fındık işi zordur, büyük emek ister. Bölgede fındık bahçelerinin çoğu engebeli ve diktir. Kurutulması oldukça zordur , durmadan, yağışlı coğrafya da güneşli gün arar dururuz.
FİYAT 20 TEMMUZ’DA AÇIKLANMALI
Hal böyle olunca fındık fiyatının maliyetini karşılaması, üreticinin de emeğinin bu maliyetin üzerine eklenmesi gerekmektedir. Fındık fiyatı geciktirilmeden, en geç 20 Temmuz’da açıklanmalıdır. Ve buna bağlı olarak fındık işçisinin yevmiyesi ayarlanmalıdır. TMO nun fındık alımlarında yarattığısorunlar artık bir son bulmalı, üretici günlerce fındığını satmak için TMO kuyruklarında beklememeli çile çekmemelidir.
FINDIK POLİTİKASI YENİDEN OLUŞTURULMALI
Ayrıca fiyat, Fındık Sen, Ziraat Odası, Çiftçi dernekleri gibi üretici örgüTLerinin yöneticileriyle görüşülerek, ortak alınmalıdır. Fındık politikalarının yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Ulusal bir Fındık Şurası’nın fındığın anavatanı Giresun’da toplanarak yeni bir strateji ve istikrarlı bir fındık politikası oluşturmayı öneriyorum. Fındığın maliyetini dikkate almadan açıklanacak bir fiyat yöremiz insanının emeğini hiçe saymak olur. Ve zaten darda olan ekonomimizi de yerle bir eder. Ağustos ayında tüm ülke tatil sezonuna girecek. Ama biz Giresunlular, fındık üreticileri, Dünyanın en kaliteli fındığını ve ülkemizin milli ürünü fındığı toplamak için bahçelerimize gireceğiz. Ağustos böceklerine inat harıl harıl çalışacağız. Eylül ayında, tüm dünya yeni mahsul Giresun fındığını yemeye başlayacak.
FINDIK 4 DOLAR OLMALI
Tüm masrafları dolar ile yapıp fındığını TL ile satan çiftçimiz fiyat belirsizliği nedeniyle zarar edecek. Biz fındık hakkını alacak dedik 4 dolar dedik, maliyetler ancak böyle karşılanır, üretici biraz olsun nefes alır dedik. Mevcut iktidar biz zaten hakkını veriyoruz dedi, haydi verin şimdi hakkımızı, elinizi tutan yok, fındık üreticisi hakkını alsın. Fındık 4 dolar olsun. 4 doların karşılığı bugün itibariyle 105 TL’dir. Evet fındık fiyatının en geç 20 Temmuz’da ve 105 TL olarak açıklanmasını tüm fındık bölgesi adına talep ediyorum. Giresun kalite fındığında diğer fındık türlerine göre en az 5 TL fiyat farkı olmalı diyorum. Emek en yüce değerdir. Üreticinin emeği asla göz ardı edilmemelidir.”