Toprak da hesap soracak bre vatansız!

Bastığın yerleri ‘toprak!’ diyerek geçme, tanı:

Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:

Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Toprak (Vatan) nedir diyen ve onu bir arsa gibi elin itine puştuna satan alçaklar ve bu alçakları halen daha destekleyenler unutmasınlar ki; ölüp torağa konulduklarında kendilerinden sadece Münker ve Nekir Melekleri değil toprak da hesap soracaktır!

Ölü kabre konulduğunda MÜNKER ve NEKİR MELEKLERİ gelerek ölen kişiye Rabbini, dinini, kitabını ve Peygamberini sorarlar.

Melâikelerin bu sorgulamalarından sonra elbette ki toprağın da bir hesabı ve sorgulaması olacaktır ve toprak insana soracaktır;

Benden halk edildin,

Özünde ben vardım,

Sana beden oldum,

Sana vatan oldum vatan,

Altında yatak, üstünde yorgan,

Benim üzerimde yaşadın,

Bende biten besinlerle doydun,

Üzerime binalar diktin,

Beni emlak- arsa edinip zengin oldun. Sana olan bunca nimetlerime karşılık birileri çıkıp bana (VATANA) ihanet ederken, sen onlara karşı hangi mücâdeleyi verdin?

Kimi AK’ım dedi, kimi PAK’ım dedi, sen ise ihanetlerine destek oldun çünkü işine geldi, dağıttıkları rüşvetleri zıkkımlandın. Şimdi elime düşünce de kandırıldım safım diyorsun öyle mi bre münafık?

TOPRAK YİNE SORACAKTIR;

Hani inandığını, Müslüman olduğunu iddia ediyordun da senin ‘’HUBBU’L VATAN, MİN- EL İMAN’’ yâni ‘’Vatan sevgisi imandandır’’ hâdis-i şerifinden haberin yok muydu?

Kâfirlere bir arsa gibi satıldım sesin çıkmadı,

Hainlere peşkeş çekildim rıza gösterdin,

Uğruma canını veren şehitlere KELLE denildi edepsizce susup yılıştın,

Çözüm masalarında ite köpeğe, PKK E-rmenisine özerlik- federasyon kılıflarıyla verilmeye çalışıldım ”olsun bunda ne var ki barış geliyor” dedin,

Altında huzur bulduğum Ay yıldızlı bayrak yerlerde çiğnendi, PKK’lılar tahrik olmasınlar diye gönderlerden indirildi seyrettin, hiç mi izanın, imanın yoktu senin?

VE TOPRAK DİYECEKTİR Kİ;

Ben bir toprakken, ceddinin beni sulayan şehadet kanlarıyla sana vatan oldum lâkin sen bana bazen ihanet ettin, çoğu kez de ihanet eden hainlere oy verip destek oldun.

TOPRAK DEMEYE DEVAM EDECEKTİR;

Ben, beslenip doyulacak, şerefsizce ve uşak bir şekilde üzerinde yaşanılacak, yiyip içilecek bir tarla, bir bostan, verimli bir sera, en önemlisi de; iğrenç ve de aptalca bir AB sevdası uğruna Batı’nın itine, piçine peş keş çekilip, Avrupa’nın küffarına, Arabına, Acemine satılabilecek bir arsa, arâzi değilim.

Ben, sana vatan oldum.

Ben, sana 9 ay kaldığın ananın rahmi gibiyim, hem de iki kere ana rahmi, benden geldin ve yine bana döndün işte.

O KADAR ÇOK DİYECEĞİ VAR Kİ;

Bana hor bakan, beni, üç beş dolar uğruna ecnebilerin itine, piçine, hergelesine satan, bana ortak kabul eden, beni bir emtia gibi pazarlamaya kalkışan insanın en mahremi de dahil olmak üzere pazara süremeyeceği hiçbir şeyi olmaz. Ben, İnancın gereği gibi yaşanması ve yaşatılabilmesi, neslin devamı, ırz, namus ve haysiyetin güven içinde muhafaza edilebilmesi için elzemim bilmez misin?

Toprak, sözlerini bitirir bitirmez kabir daralacak.

Hem de öylesine daralacaktır ki kendisine ihanet edenin kemiklerini tek tek kıracaktır!

EY VATAN HAİNLERİ!

Aklınızı başınıza alın!

Yoksa toprağın (vatanın) hışmından kurtulamayacaksınız!

Mahşere kadar her gün binlerce kez sıkacaktır seni kabir (Toprak) ve binlerce kez kıracaktır kemiklerini!

BRE VİCDANI KURUMUŞLAR!

Unutmayın ki Münker ve Nekir Meleklerinden sonra toprağın da bir hesabı olacaktır sizlerle!