Türkiye’de kadın cinayetlerini anlamak

Toplumsal cinsiyet rolleri, ailede başlayarak tüm toplum katmanlarını etkileyerek kadınların ekonomik ve sosyal alanlarda eşitsizlik yaşamasına yol açmaktadır.

Türkiye’de kadın cinayetlerini anlamak
REKLAM ALANI
Yayınlama: 11.10.2024
16
A+
A-

Cinsiyet eşitsizliği, kadınların üzerindeki baskıyı artırarak kadına yönelik şiddeti tetiklemektedir. Bu durum, medya aracılığıyla kadın cinayetlerini yeniden üreten değerler ve mekanizmaların sorgulanmasını zorunlu kılmaktadır. Medyanın bu konudaki rolü, toplumsal normların şekillenmesinde kritik bir öneme sahiptir.

Sosyo-ekonomik alanda kadınların dışlanması, onları ikincil sınıfa yerleştirerek temel hak ve özgürlüklerden mahrum bırakmakta; bu durum eğitim, sağlık ve iş hayatına katılma fırsatlarını da kısıtlayarak kadınları fırsat eşitsizliği ile karşı karşıya getirmektedir. Ayrıca, erkeklerin kadınlar üzerindeki kontrol gücünün artmasına yol açan ve toplumsal koşullardan beslenen şiddet, kadınların birey olarak kendilerini geliştirmesini engelleyen, yoksullaştıran ve bağımlı hale getiren ciddi bir toplumsal sorun olarak değerlendirilmektedir.

Bursa Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ayda Aslan ve Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden Doç. Dr. Işın Kırışkan’ın “Türkiye’de Kadın Cinayeti Haberlerinin İçerik Analizi (2008-2021)” adlı çalışmasına göre, gündelik yaşam tarzlarını, düşünce sistemini ve sosyal ilişkileri yönlendiren medya, kişileri ve olayları temsil biçimiyle toplumsal değer yargılarını oluşturmakta ya da mevcut yargıları pekiştirmektedir.

Dr. Öğr. Üyesi Ayda Aslan  ve Doç. Dr. Işın Kırışkan bu çalışmada, 2008-2021 yılları arasında 4 bin 508 kayıtlı kadın cinayeti haberleri ve cinayetin kayıtlara geçtiği metinleri içerik analizi yöntemiyle incelemektedir. Medyada kadına yönelik şiddet haberlerinin ele alınışı, toplumsal olarak hâkimiyet kurulmaya çalışılan kadınlar için zarar verici olabilmektedir. Kadınların medyada yer alma biçimleri, atılan manşetler ve kullanılan fotoğraflar, kadının toplumdaki yerini ve toplumsal cinsiyet kalıplarını etkilemektedir.

Yapılan çalışmaya göre, haberlerde kadın cinayetlerinin işleniş şekli ve detaylarına oldukça fazla yer verilmektedir. Medya, kadın cinayetlerini öykü tarzında daha sansasyonel bir anlatımla sunarak okuyucuları manipüle etmektedir. Ayrıca kadına yönelik şiddet haberlerinde, şiddetin gerekçelendirildiği ve nedenlerinin belirtildiği sıkça görülmektedir. Bu durum şiddeti meşrulaştırmaktadır. Bu nedenle medyanın, kurbanlarının kimliklerini koruması ve şiddeti gerekçelendirmeden dikkatli bir dil kullanarak bilinçlendirici bir yaklaşım benimsemesi önem taşımaktadır. (Bilimin Kamusal İletişimi (bil-ki) TÜBİTAK 1001, proje no: 123K063)

MUHABİR: GÖKÇE BAYDAR

REKLAM ALANI