Metelik/Kolbastı oyun havası…

 

Bu kolbastı, yerde yatıp yuvarlanılan, rock müzik eşliğinde rap’e benzer çakma kolbastı idi. Asıl kolbastı ya da metelikten çok uzak ve üçüncü versiyon idi. Birinci versiyon, kolculardan gizli saklı oynanan doğrusu idi. Bu haliyle 1950’li yıllara kadar oynandı. Sıkı takip ve sosyal değişim nedeniyle bu âlemler yapılmaz oldu. Bu âlemde birçok ocak kıskançlık nedeniyle söndürüldü. 1961 yılında ölümle sonuçlanan bu işret meclisi Tirebolu’da yapılmıştı!..

Trabzon-Farozlu Konstantin Muammer bu oyunu, Sotkalı Ali Osman ile yeni bir versiyonla oynadı. Malum, eskiden düğünler evlerde ya da evlerin önünde, bahçelerde üç gün üç gece yapılırdı. O halde vakit nasıl geçecekti? Muammer Ağa, oyunun esasını teşkil eden “kostak kostak” yürüyüşü ve kartal kanadı gibi kolların açılışını esas alarak buna gösteri/taklit ritüeli ekledi. Mesela sağır işaretini İsmet Paşa için yaptı. Göğüs göğüse çarpma figürü kabadayılık temsili idi. Yoksa Giresun’da kurulan 42., 44. ve 47. Alay; Balkan Harbi’ne giden Trabzon’un 87. Alay neferleri böyle yerde yuvarlanır, şaklabanlık ederler mi? Faroz’da Muammer emiceden neşet eden taklit ritüeli olan bu kolbastıya doğru olarak “Faroz kesmesi” denildi. Kolbastı ya da metelik, ortamda kadının bulunduğu işret âlemleridir. Bir Edirne türküsü “Elimden aldı ya mendili / Kol bastı, söndür kandili” der. Hâlen Çarşamba’da, Fatsa’da oynanıyor.

Giresun’un sokakbaşı meyhane türküsü bir baskını dile getirir:

Kale Bayırı düzü
Devriye sardı ya bizi
Hep beraber olalım
Vermeyelim şu kızı

Metelik havasını, değerli ağabeyim rahmetli Ömer Akpınar repertuvara kazandırmıştır. Kendisinden çok dinledim. Gençliğimde metelik havasını birebir Kırış Emin’den, Tulumbacı Mehmet Ağa’dan, Tulumbacının Eziyan Abi’den, Kahyaoğlu Paşa Abi’den çok seyrettim.

Sahil yolu geçtikten sonra, eski mahalle düğünlerini bilmeyenler; Pirağa’nın Sohum Kalesi’nden feneri nasıl kaçırdığını, Baba Salim’in bağlaması eşliğinde dinlemeyenler ahkâm kesti. Bu konuda Trabzon’da sempozyumda 14 sayfalık bir tebliğ sunmuşluğum vardır ve TRT 2’de Farozlu konservatuvar sanatçısı arkadaşım Mustafa Demirkaya ile birlikte kolbastı/metelik oyun havasının doğrusunu anlattık.

Bu görüntü Tirebolulu ağabeyim İbrahim İhtiyaroğlu’na ait. Giresun metelik oyun havasını gösteriyor. Kaynak olarak arşivimize aldık…

 

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Tekil Yazı Reklamı - Alt – Masaüstü 336x280 piksel