Polen Ekoloji Enstitüsü’nün yayınladığı “Altın Madenleri Kapatılsın: Siyanürle Ölümün Ekolojisi” başlıklı rapor, Türkiye’de altın madenciliğinin çevresel etkilerine ışık tutuyor.
Raporda özellikle Giresun, en fazla maden projesine sahip iller arasında ikinci sırada yer alarak dikkat çekiyor. 11 maden projesiyle Giresun’un doğal zenginlikleri ve ekolojik dengesi ciddi tehdit altında.
GİRESUN YER ALTI SU KAYNAKLARI VE YAYLALARI İLE RİSK ALTINDA
Giresun, Karadeniz Bölgesi’nin en zengin doğal kaynaklarına sahip şehirlerinden biri olarak biliniyor. Yaylaları, yer altı su kaynakları ve endemik bitki türleriyle öne çıkan şehir, altın madeni projeleri nedeniyle büyük bir ekolojik felaketle karşı karşıya. Siyanürle yapılan madencilik faaliyetleri, sondaj çalışmaları ve kimyasal atıklar, bölgenin doğal zenginliklerine geri dönüşü olmayan zararlar veriyor. Giresun halkı ise bu tehlikeyle burun buruna yaşamaya devam ediyor.
49 PROJE KOZA ALTIN İŞLETMELERİNE AİT, 123 PROJENİN ÇED SÜRECİ DEVAM EDİYOR
Raporda, Türkiye genelinde 123 altın madeni projesinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinin devam ettiği bilgisi paylaşılıyor. Bu projelerin 49’u, Koza Altın İşletmeleri’ne ait. Gümüşhane, İzmir ve Kayseri başta olmak üzere birçok ilde faaliyet gösteren Koza Altın, özellikle siyanürlü havuzlarla cevher zenginleştirme işlemi yaparak doğaya zehir saçıyor. Nisan ayında Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine bağlı Yaylalı köyünde açılması planlanan yeni bir kompleks maden için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “ÇED gerekli değil” kararı verilmesi, çevre aktivistlerinin tepkisine yol açtı.
SİYANÜRLE MADENCİLİK GİRESUN’DA YAVAŞ ÖLÜM GETİRİYOR
Raporda, altın madenciliğinde kullanılan siyanürün, sadece bir kaza anında değil, normal şartlar altında bile çevreye büyük zarar verdiği vurgulanıyor. Özellikle yığın liç yöntemiyle yapılan madencilik faaliyetleri, yer altı sularını ve tarım arazilerini kirleterek “yavaş ölüm” olarak tanımlanıyor. Ayrıca, deprem, su taşkınları ve diğer doğal afetler sonucu siyanür dolu havuzların patlaması halinde, geniş bir coğrafyada ekolojik felaketin yaşanabileceği belirtiliyor.
DOĞU KARADENİZ VE EGE BÖLGELERİ TEHDİT ALTINDA
Türkiye genelinde 22 aktif altın madeni işletmesi bulunuyor. Ocak 2020 ile Mayıs 2024 arasında ÇED süreci devam eden 123 altın madeni projesinin çoğunluğunun Doğu Karadeniz ve Ege bölgelerinde yer aldığına dikkat çekiliyor. En fazla altın madeni projesi bulunan il 23 projeyle Gümüşhane olurken, Giresun 11 projeyle ikinci sırada yer alıyor. Bölgedeki projelerin açık ocak işletmeciliği şeklinde yapılması, doğal yaşam alanlarına ve su kaynaklarına doğrudan zarar veriyor.
GİRESUN HALKI MADEN PROJELERİNE KARŞI DİRENİYOR
Giresun halkı ve çevre aktivistleri, yerel ekosistemlerini korumak için madencilik projelerine karşı seslerini yükseltiyor. Ancak raporda belirtildiği üzere, siyanürle yapılan madencilik faaliyetleri, her geçen gün bölgedeki biyolojik çeşitliliği ve insan sağlığını daha da tehdit ediyor. Halk, doğal kaynaklarını ve yaşam alanlarını korumak için mücadele etmeye devam ederken, siyanürle madencilik faaliyetlerinin durdurulması gerektiği çağrısını yineliyor.