Giresun Üniversitesi dünü ve bugünü üzerine gelişim süreci – II

Geçen hafta yayınladığımız yazının 1. bölümünde, Giresun Üniversitesi’nin kuruluş ve gelişimi hakkında bilgi vermiştik. Şimdi ise kaldığımız yerden gelişmeleri anlatmaya devam edelim. Maalesef, kurucu rektörün istifasından sonra yönetimde istikrar sağlamak adına atanan geçici rektörlerle üniversite istenilen seviyeye ulaşamadı. Projeler yarım kaldı. Ancak mevcut rektör Prof. Dr. Yılmaz Can, vekaleten de olsa Giresun’un evladı olması nedeniyle diğer vekil rektörlerden farklı bir sorumluluk üstlendi. Üniversitenin kampüsünün genişlemesi üzerine ciddi çalışmalar yaptı ve daha sonra asaleten rektör olarak atandı. Rektör olarak elinden geleni yaptı, ancak şehirdeki dinamikler, siyasi ve idari aktörler arasındaki uyumsuzluklar, başkent ve bakanlıklarla olan ilişkilerin yetersizliği ve beklenen destek sağlanmadığı takdirde sadece kişisel ilişkileriyle üniversiteyi, kampüsü geliştirmeye, büyütmeye ve yeni idari ve akademik birimler açmaya çalıştı. Bazı şeyleri başardı, bazılarını ise başaramadı. Ancak iyi niyetle çalıştı ve elinden geleni yaptı. Yeniden atanırsa, yeni siyasi ve idari kadrolarla uyumlu ve düzenli ilişkiler kurarak hizmet edebilir. Üniversitenin çözüm bekleyen kronik sorunlarına daha hızlı ve kolay çözümler üretebilir.

Ancak, kim rektör olursa olsun, bundan sonra önemli olan şey Giresun Üniversitesi’nde meslek hayatımın 10 yılını geçirdiğim ve idarecilik yaptığım Samsun 19 Mayıs ve Bursa Uludağ Üniversiteleri gibi önemli üniversitelerde görev yapmış, alanında uzman, bilgi ve tecrübeye sahip, adli ve idari sicili temiz, ehliyetli ve liyakatli bir rektörün atanmasıdır. Bu rektörün bakanlık ve devlet yönetimiyle ilişki kurabilmesi, etüt, planlama, proje ve yatırım konularına hakim olması, bütçe planlamasında deneyim sahibi olması önemlidir. Ayrıca idari kadroların, genel sekreterlik ve birim yöneticiliklerinin yenilenmesi gerekmektedir. Bu eleştiri, mevcut görev yapan kamu görevlilerinin kişisel nitelikleriyle ilgili değildir. Üniversitenin akademik ve idari yönetiminin bütünsel, uyumlu, sorumluluktan ve risk almaktan çekinmeyen, zaman ve mesai kavramlarına uymayan, kişisel gelişim beklemeyen, görev odaklı bir kadroya sahip olması önemlidir.

Aksi halde, rektör değişimi veya devamıyla birlikte şimdiye kadar yaşananlardan farklı bir sonuç beklemek hayal olur. Biz Giresun’un evlatları olarak, her zaman Giresun’a adanmış insanlar olarak, dışarıda olsak da çalışsak da önceliğimiz her zaman Giresun olmuştur ve olmaya devam edecektir. Biz Giresun’u ve sorunlarını takip etmeye, fikir ve proje üretmeye devam ediyoruz. İlimizden veya şehrimizden bir talep gelirse, hiçbir unvan beklemeden koşarak gelmeye hazırız.