Bu yazı dizisine başlarken iki üç bölümde bitiririm ümit ediyordum.
Bazen öyle durumlara düşüyorum ki evdeki hesaplar çarşı,, pazara uymuyor. Çala kalem dayanınca sürekli anıların yanı sıra yıllardır kullandığımız dolmuşlarda yaşadıklarım gözlerimin önünden film şeridi örneği geçiyor.
Satırlarıma giriş yapmadan önce tanık olmadığım bir olay ve sadece kaptan ben bizim evin salonunda inmek istiyorum diye uyarıda bulunan yolcuya denk gelmedim.
Yeni tanık olduğum bir olayı öncelikle anlatmak istiyorum.
Geçenlerde özel bir hastane önünden dolmuşa bindim ve ardımdan gelen bayan koltuğuna otururkek kaptana;
-Şoför efendi ben falan yerde ineceğim. unutma olur mu?
Kaptan tamam işareti ile kafasını salladı ve yola koyulduk. Bir yandan göz ucuyla bayanın hareketlerini takip ediyordum.
NEDEN Mİ?
Araca binerken elinde tuttuğu telefondan sürekli bir şeyler takip ediyordu.
Şoföre inmek için tembih ettiğimiz geldiğimiz durakta elindeki telefona öyle dalmıştı ki kaptanın uyarısını duymamış olmalı ki yola devam edildi.
Meydana geldiğimizde çevresine baktığında üzerindeki şaşkınlığı atarak kaptan,
-Kaptan beni nereye getirdin. Ben falan yerde inecektim demez mi?
Kaptan şöyle bir geriye dönerek,
-Ben sizi uyardım .Fakat siz oralı bile olmadınız. İsterseniz diğer yolculara sorabilirsiniz.
Bayan fazla bir şey söylemeden dolmuştan sessizce indi ve karşı duraktaki aksi istikametteki dolmuşa yöneldi.
Hani akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş derler ya sanki o hesap misali.,
Onun cezasını ayakları değil cüzdanındaki yeşillik çekmişti.
Yine bir dolmuştayım ve Depboy istikametine doğru yollandım.
Yoldabinen bir yolcu epey yol aldıktan sonra,
– Kaptan bey beni devlet hastanesine gelince indirir misin?
Ve bu yolcu Depboy istikametine giden dolmuşa binmişti. Ve bu durum karşısında gel de şaşkınlık yaşama..
Hani araca binenler istekleri yerine getirilmeyince pardon evlerinin kapısında indirilmeyince kaptana çamur atanlara ne demeli.
Dıolmuşlara nedense duraklarda inmek ve binmek istemezler ondan sonra bizi almadılar diye dolmuşların yetkililerine şikayetlerde bulunurlar.
Hadi canım sizde diye adama sormazlar mı?
Öyleyse dolmuş durakları neden yapıldı?
‘ÖNCELİĞİMZ DOLMUŞ DURAKLARI OLMALI’